Ablamın osteopatı ile görüşmeye gitmeden önce sol tarafımda bazı arazlar fark etmiştim ancak tam tanımlayamadım, sadece golfçü dirseği olmaya başladığını fark ettim. Konuşmalardan ve tedaviden sonra bana bazı hareketler gösterdi ve nerelere dikkat etmem gerektiğini anlattı Greco. Bu hafta spor salonunda Christoph ile çalışmaya gittiğimde osteopat ile görüşmemi anlattım ve ondan sonra beraber bir saat çalıştık.
Çıktığımda kalbimin ve göğüs kafesimin açıldığını, ayaklarımın osteopatiden sonraki gibi yere daha iyi bastığını gördüm. 1 saatlik yoğun çalışmadan sonra kaslarımın gerçekten kendi hallerine geldiğini hissettiğimde, bedenin nasıl da çalıştıkça kendini bıraktığını ve bedenime hükmetmem gerekmediğini fark ettim.
Gün içinde doğru durmak için, kendimi kuvvetli hissetmek için aslında omuzlarıma yük bindirdiğimi ve bedeni doğru bir şekilde tutmak için nasıl çaba harcadığımı anlıyorum, güç çalışmaları yaptıkça. Oysa halteri omuzlarıma değil de boyun omurlarımın altındaki üst sırt kaslarıma koyup taşımak ve yük taşımadığımı düşünerek o sırada squat yapmak ne kadar da rahattı.
Karnımın yan kaslarını çalıştırdıkça, kalçalarımın yeniden aynı hizaya gelişi ve göğüs kafesimin üstten açılması, kendi varlığımı bedenimin içinde hissetmemi sağladı. Duygularımı içime alırken nefesimdeki değişimi fark ettim.
Hani şaşırınca ya da korkunca nefesi içimize çekeriz ya, işte orada korku ya da endişe duygusunu da içeri davet ederiz. Suçluluğu, utancı içeri alırken de nefesimizde değişiklikler yaşarız. Bazen daralır ve sıkışırız, bazen de o nefes boğazımızdan bir türlü geçmez. İşte bütün bu ayrımları yapmak ve bedene nasıl davrandığını anlamak için ona iyi bakmak, uzuvlarını tanımak, nelere kadir olduklarını anlamak, başka hangi hareketleri yapabileceklerini denemek lazım.
Bedenimiz sadece ruhumuzu taşıyan bir zarf değil, o da bir canlı ve onun da bakıma, sevgiye ve anlaşılmaya ihtiyacı var. Bedenin ihtiyaçlarını görmek yaşamın içinde kalmamıza yardım ettiği gibi, kendimizi anlamamıza ve anlık ihtiyaçlarımızı giderebilme yeteneğini geliştirmemize de yardım eder. Aynı hayatta ne istediğimizi, nelerle uğraşmak istediğimizi anlamak gibi. Yapılması gereken ya da olması lazım gelen değil, içinde var olduğumuzu anladığımız anların bütünü haline gelir yaşam.
Varlığımızı doya doya hissetmeyi öğrenmek için yaşamaya başlarız… Namaste!