Bugün oğlumla konuşurken, birden kapı çaldı ve “Kolyem geldi” dedi. “Ne kolyesiymiş o” dediğimde “İnci kolye, şimdi çok moda erkeklerde” dedi. Biraz daha konuşup telefonu kapadıktan sonra önyargılarımın hepsi ortaya çıktı ve “Acaba oğlum başka bir ilişki biçimine mi yönleniyor?” sorusu aklımdan geçti.
Beni şaşırtan, kalıplara ne kadar bağlı olduğumu fark etmek oldu. Sonra interneti açıp nerden çıktı bu moda diye baktım. Asap Rocky adlı ünlü bir rapçi ve Harry Styles diye bir müzik ikonu bu modayı getirmiş, hatta 2018 yılında sevdiğim modacılardan Vivienne Westwoods kullanmış erkeklerde inci kolyeyi.
Biz insanlar, dünyadaki en zeki sayılabilecek varlıklar olmamıza rağmen içimizde neler taşıdığımızı bile bilmiyoruz. Önyargılarımızı ve hallerimizi AŞTIĞIMIZI söylesek ya da sansak da bunları hep içimizde taşıyoruz. Ve bilinçaltımızdaki bütün bu hallerimiz her seferinde bir şekilde su yüzüne çıktığında şaşırıp kalmaktan kendimizi alamıyoruz. Hatta bu hallerimizi aştığımızı düşünerek, başkalarını da eleştirmekten, anlamamaktan vazgeçmiyoruz. Kabul ettik, dediğimizde bile kendimize yalan söylediğimizi fark etmiyoruz.
Kullandığımız teknoloji gibi biz de her gün format atılarak yenileniyoruz. Teknolojik ve/veya elektronik aletler yeni bir formda, daha gelişmiş ve yeni bir görüntü ile yeniden piyasada yerlerini buluyorlar. Kendimize format atsak, değişiklikleri ve dönüşümleri gerçekleştirsek de bilgiler bizde saklı duruyor, bedenimizi yenilemek ve yeniden yaratmak bize düşüyor.
Bilgileri ne zaman, nasıl kullanacağımıza karar verebildiğimiz için en zeki varlıklarız dünyada. Acaba ne kadar farkına varıyoruz bu bilgilerin içimizde yer aldığının! Dişil ve eril, her birimizin içinde ve dengeye geldiklerinde her türlü niteliklerini kullanmayı bilebiliyoruz. Bazen dişili, bazen de erili öne çıkarttığımızı ne zaman fark ediyoruz. Bunları ayırt etmek gerekli mi?
Ayrım yapmasak, insanları sınıflandırmasak (dil, din, ırk, cinsel tercihleri ya da okudukları okul, yaptıkları iş vb)… Sadece gözlerinin içine bakıp, kalplerinin derinliklerinde neler olduğunu tanımaya, araştırmaya vakit ayırsak… Bazen de aynanın önünde kendimizi seyredip gözümüzün içinden kalbimize bakıp “Neler saklıyorum içimde” diye araştırsak. O zaman hem kendimize hem de başkalarına içimizdeki nitelikleri gösterme imkânı buluruz. Onları bölmeden, ayrıştırmadan, illa dişil yanımızı ve eril yanımızı ortaya koymadan ne olduğumuzu görmeye ve göstermeye imkân buluruz.
Bugün “kendi niteliklerim günü” olsun. Her birini yazın defterinize ve bir bakın etrafınızda kimlerde var bu nitelikler… Namaste!