Hemen her çocuk, nasıl yürüyor, hareketleri nasıl, bakışları düzgün mü, kaçıncı ayda yürüdü diye takip edilir. Belli bir zamandan sonra ne dişlerine, ne yürüyüşüne, ne de bakışlarının yönüne bakılır. Parmak ucunda yürüyebiliyor mu acaba, diye kimse sormaz. Sanki bunların her biri sadece bebeklikten belli yaşlara kadar önemliymiş gibi.
Annem, arkadaşları ve teyzemle bir yoga grubu kurmuştuk, seneler önce. Orada fark ettim, her hareketin herkes tarafından yapılamadığını. Sonra istikrarlı şekilde yapılan hareketlerin zaman içinde beden tarafından kabul gördüğünü gözlemledik beraberce. Bazıları için hareketler daha zorlayıcı olabiliyor, bazıları içinse daha kolaylıkla yapılabiliyordu.
Sonraları psikiyatri kliniğinde yaptığım çalışmalarda, kişilerin bazen esnekliklerini kullanmak yerine bedenle uyumlu bir şekilde hareket etmeye çalıştığını ya da katılıklarını bırakıp bedeni rahatlattıklarını izledim. Bu beni, belli yoga hareketlerini yapmaya çalışmaktansa bedeni farklı şekillerde kullanmaya ve onunla zamanı paylaşmaya ikna etti.
Bir inşaat alanı aslında bedenimizin içi. Her gün evimizi yeniden ve yeniden süslemeye, dekore etmeye ve onarmaya çalışıyoruz. Sadece güzelleştirmeye çalışmıyoruz, onarım da yapıyoruz bedenin içinde. Derslerimde “Şu hareketi bir deneyelim mi” dediğimde “Ay ben yapamam” ya da “Ne var ki bunda” dendikten sonra hayal kırıklığı yaşanması yerine, beraberce neyi yapabileceğimizi bulmak beni mutlu ediyor.
Yapabilirliklerimiz, eylemlerimizde kullandığımız niteliklerimizi ortaya çıkarmamıza yardım ediyor. Bazen eylemlerimizi değiştirmeye ya da aynı şekilde kalıp belli beden parçalarımızı kullanmamaya başlayabiliyoruz. Sol elimizi ne kadar az kullanıyoruz sağlak isek, solak isek sağ ile yazı yazmak tekrar okula gitmek gibi.
Bir bakın bedeniniz hangi hareketleri yapıyor? Neleri yapamıyor? Ellerinin üstünde yürümek istemiyor mu ya da “Aman bu yaşta yapılmasa da olur” mu diyor. Yaşa bağımlı mı hareket ediyorsunuz yoksa hareket kabiliyetiniz yaşı daha küçük birininki ile aynı mı? Bu hafta bir bakın, bedeninizle neleri yeniden yapmak isterdiniz ya da yapmaktan zevk alırdınız…
Namaste!