Bilmediğimiz geleceğe dair beklentiye girerek özgürlüğümüze zincir vuran bizleriz. Beklentilerimiz gerçekleşmeyince “Yok zaten olmazdı” diyerek kendi olanaklarımızı ve yaratıcılığımızı baltalıyoruz. Bazen benzerliklerden veya hikayelerden etkilenerek, olabilecekleri bildiğimizi zannedip kendimizi bu kurguya hazırlıyoruz ve o kurgu gerçeğe dönüşmediğinde kendimizi eksik hissediyoruz. Eksildikçe özgürlüğe giden yoldaki zincirimize bir halka daha ekleyip yolu bir kez daha uzatıyoruz.
Boşluk hiç sevmediğimiz bir şey: boş bir kağıt, boş bir oda, içini dolduramadığımız boş bir kutu. Her biri bizde huzursuzluk yaratıyor ve yapabilme kabiliyetimizi sorgulayan bir alanmış gibi görünüyor. Oysaki her boşluk kendimi yeniden tanımam için bir fırsat, her bilinmezlik kendimi yeniden tanımlamam için bir fırsat.
Her niyet ettiğim ve yapamadığımda, kendimi yeniden dağılmış ve işe yaramaz hissetmek yerine sadece başlasam bir şeylere. Hayatın içinde ve mat üstünde bazen nefesimin ritmi ile, bazen de kendi ritmimle ortamın içine doğru ilerleyebilsem.
Geçmişteki deneyimlerimi olacaklar veya başıma gelecekler diye algılamak yerine, sadece “O zaman ne hissetmiştim?” sorusuna cevap versem. “Aynı hislere sahip olmak ister miydim?” diye sorup yanıt vererek, olduğum ancak olacakları bilmediğim alanda kalmaya karar versem…
Santosha, niyamaların ikinci kuralı: gönül rahatlığı, hoşnutluk. Anda olanı herhangi bir yorum yapmadan fark edebilmek ve adını koymadan, gerçek haliyle boş kağıda yansıtmak. Sonrasında bendeki etkilerine dair bakış açısı geliştirmek. Canım acıdığında, herhangi bir role bürünmeden, canımın acıdığını söylemek ya da büyük bir zevk aldığımda, başkasının incinmişliğini düşünmeden, tadına varmak için kendime izin verebilmek.
Bir olay olduğunda bir an nefesinizi tutun. Ardından nefes alış verişinizi eşitleyin (4 sayıda al, 4 sayıda ver gibi). Böyle beş kez nefes alıp verdikten sonra anda olanın sizde ne tür bir duygu yarattığına bakın. Duygunuzu fark edin, ona yer açın, isim koyun ve bedeninizde bir yer verin. Beklentisizce yer açın ve yeni geleni, özünüzün bir parçasını daha bedeninize yerleştirin.
Namaste…