Nefes bir araç mıdır yoksa yaşamın iksiri midir? Prāna, Chi, Orgon… Ne diye adlandırırsak adlandıralım, Prāna, yaşam iksirinin içeride gezmesine yarayan bir araçtır. Agni ise bu yaşam iksirinin, bedende dolaşımındaki yakıtı, bedenin her yerine ulaşmasını sağlayan güçtür. Bu iki güç olmazsa bizler fiziksel yaşamımızı sürdüremeyiz.
Nefesle ve onun bedende dolaşımı ile bizler bedene yaşam enerjisi sağlarız. Nefesi alırken ve verirken, yiyeceklerimizi yerken, işimizi yaparken, bunları ancak nezaket ile yaparsak bedene korkusuz, endişesiz, utançsız bir yaşam enerjisi alırız. Zihnimizdeki düşünceler ve duyguların her biri nefesimizle bedenimizin içine doğru akar ve bedeni beslerken zehirlerler.
İçimizde dolaşan zehri de, panzehri de harekete geçiren ve varoluşumuzda bizleri besleyen güç ne Prāna ne de Agni’dir, bunlar bizim beden bilincimizdir, fiziksel alanda varoluşumuzu sağlamak için duygu ve düşüncelere ihtiyaç vardır.
Yoga ve Ayurveda ile bu varoluştaki zehri yok etmeden, panzehri koruyarak içimizdeki dengeyi buluruz. Her düşüncenin bir duygusu, her duygunun bir hareketi ve bu hareketin de bizim içimizde ve dışımızda bir etkisi vardır. Her nefes alışımla, bulabildiğim her yeni anlatım yolu, bedenimin içinde beni besleyen ya da hasta eden bir yolculuğun başlangıcı olacaktır.
Her dokunuş, ağzımızdan çıkan her söz, zihnimizde oluşan her düşünce, merakın coşkusu ve heyecanı ile ne kadar dolu olursa ancak o zaman iyi ile kötünün ayrımını yapmadan, yapabilmenin, tanıyabilmenin ve anlayabilmenin binlerce değişik haliyle tanışıp, yaşamımıza yeni bir açıdan bakabiliriz.
Namaste…