Yoga asanaları doğanın ve bizim her halimizi içinde barındırıyor. Kobra, aşağı bakan köpek, üçgenler, ağaç, daha neler neler. Hareketleri her yapışımda bir yönüm, bir duygum ile de yüzleşiyor ve karşılaşıyorum. Aynı sokakta karşılaştığım, tanıdığım ve tanımadığım insanlar gibi. Bazılarını seviyorum, bazılarını hiç görmesem daha iyi, bazılarına acıyorum, bazılarına evimin kapılarını açıyor, bazılarını da kınıyorum ve daha bir sürü duygu bana eşlik ediyor.
Her gün bir heykeltraş gibi bütün bu duygularımızı yontup, kalan tozları temizleyip bir eser ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Gün içinde bazen eserimiz tamamlanıyor, bazen de bitmeden gün bitiyor.
Sonsuzluğumla tanışıyorum son günlerde, geleni gideni, yediğimi içtiğimi inceliyor, tadına varıyor, bazılarını kenara koyuyor, bazılarını içime alıyorum. Farkında olarak kendimi anlamaktan çok izlemeyi öğreniyorum. Hiçbir günün aynı olmadığının farkındalığıyla olduklarımı, olmadıklarımı, yaptıklarımı, yapmadıklarımı, yapamadıklarımı gözlemliyorum. Sadece kendimin sonsuzluğunu görmeye özen göstererek.
Bana bugünü bahşettiklerin için,
Kalben yanımda olan çocuklarım için,
Sevgiyle beni el üstünde tutan arkadaşlarım için,
Bana nefretle, duygusuzca, sinsice, hunharca davrananlar için,
Hissizce, saygısızca, sevgiyle, heyecanla davranışlarım için,
Günümü ışıkla doldurduğun için,
Şükürler olsun, şükürler olsun, şükürler olsun.
Hayırlı bir gün dileğiyle…