− Anlatın bakalım, neler yaptınız bu hafta?
− Bu hafta güzel miydi bilmiyorum, fena da değildi. Farkındalığım arttıkça çocuklarım artık benim çocuklarım değil de sadece insan durumuna geçiyor. Ben öğreten, onlar öğrenen değil de her birimiz birbirinden öğrenen varlıklarız. Bazen annelik konumum için kendimle savaşmak zorunda kalıyorum. Nasıl hem eğitmen hem de öğrenci olunduğunu gerçek hayatta öğrenmeye çalışıyorum.
Evet çocuklarıma artık öğrendiğim gibi annelik yapmıyorum. Anneler kızar, döver, öğretir. Hayır, beraber öğrenirler. Biz içi dolu sevecen varlıklarız, sınırlarımızı zorlasak da hiçbirimiz bunu diğerini incitmek adına yapmayız, sadece duyguları denemek ve kendimizi tanımak, sınırlarımızı bilmek isteriz.
Utandırıldıkça, ayrıldıkça, ezildikçe, zorlandıkça, bezdikçe ve her yerde aynı örneği gördükçe isyan yerine teslimiyeti seçeriz. Teslim olduktan sonra da yapılması gerekenler her yerden üstümüze gelmeye başlar.
Yogaya başladığımda, asanaların kolay olanlarından zorlarına adım atmayı heyecanla bekledim. Zorlarına adım attıktan sonra sınırlarımı genişletmenin, yeni yöntemler ile varlığımı sürdürmenin, yeniden hayata doğmanın, yeniden hayatı başka şekillerde keşfetmenin mümkün olduğunu öğrendim.
Kendimi tanımaya, kendimden utanmamaya, yaptıklarıma değer vermeye ve kutsallığımın değerini ortaya koymaya çabalıyorum.
Kendimle yeniden tanışıyorum.