Yoga ile ilgili birçok şeyin, sadece Hint veya Budist kaynaklardan elde edileceği düşüncesi kafamın içine sabit bir fikir gibi yerlemiş. Bu sıralar, sufizm ile ilgili bilgiler içeren kitaplar okurken aslında bütün bilgilerin ve bilgeliğin ruhunun, bir inançtan çok uygulamayla ve çabayla elde edildiğini anlamaya başladım.
İnsanın koşullanmalarının yerine, kalbini yeni bilgilere açması ile perdelerin kalktığını ve yeni olduğunu düşündüğü gerçeklerin ortaya çıktığını ve buna da yol adı verildiğini öğrendim. Ve bütün öğretilerin özünü anlatan ve hayatı kısa ve öz bir şekilde tanımlayan Hazreti Ali’nin deyişini sizlerle de paylaşmak istedim;
“Tanrı’yı düşünmek sermayemdir.
Akıl ve doğru mantık eylemlerimin köküdür.
Aşk varoluşumun temelidir.
Şevk hayatımın taşıtıdır.
Allah’ı derinden düşünmek yoldaşımdır.
İman gücümün kaynağıdır.
Hüzün arkadaşımdır.
Bilgi silahımdır.
Sabır, giysim ve ahlakımdır.
Kutsal iradeye teslim olmak gururmdur.
Hakikat kurtuluşumdur.
Tapınımım çalışmamdır.
Gözümün rahatlığı ve iç huzurum duadadır.”