“Zihin cennettir, Zihin cehennemdir.” Hazret İnayet Han
Zihnimizin içinde bulunan kelimeleri dile dökerken söylediğimiz bir söz, bizi bazen dünyanın en sevilen, en beğenilen, en güzeli yaparken, bazen de bütün iş ortaklıklarımızı, arkadaşlarımızı, ailemizi kaybettirebilir.
Zihnimizdeki düşüncelerimizi kalbimize ve dilimize dökerken kullandığımız her kelimenin farkına varmak, bize verilmiş bir armağandır. Önyargılarımızın ve öğrenmişliklerimizin zihnimizin derinliklerinde duruşunu kestiremeyiz. “En bilge insan deneyimlerini yeniden yaşamaya istekli olan ve en aptal insan da kendi fikirlerini desteklemek için pes etmemeye hazır olandır.” demiş Hazret İnayet Han.
Hatıralarımızın içinde sıkışıp kaldıkça, görüşümüzün sadece bir bakış açısında kalıp daraldığını ve sonsuzlukta körlük yaşadığımızı fark etmeyiz. Yoga, bir hareketin tek bir şekilde yapılmayacağını, bir nefesin tek bir şekilde alınmayacağını, itme ve çekme gibi zıtlıkların aynı düzlemde olduğunu, her iki ucu da görmeyi, aslında zıtlığın olmadığını, adlandırmanın bizi kısıtladığını, zihnimizi yönlendirdiğini, duygularımızı şekillendirdiğini fark etmemizi sağlar.
Zihnimizi bir kez bütün önyargılardan, bildiklerimizden, yaşanmışlıklardan temizlediğimizde, işte o zaman tepki vermek yerine, ilham ile yeniliğin doğasını yeniden keşfederiz.
Yapılan aynı gibi gelse de yerini yaratıcılık ve sonsuzluk alır.