Güven ve Güvensiz Hallerimiz

Bir türlü dengemi bulamıyorum. Parmak uçlarıma mı güvenmiyorum, kilolarımı mı taşıyamayacağıma yoksa varlığımın ağırlığını mı… Bütün bu düşüncelerin içinde yoga hareketlerini yapmak, dağınık zihnimi düşüncelerden ayırmak bazen ne kadar da zor gelebiliyor.

“Eylem, niyet ve dikkatin, yüreğindeki huşuyla, bilincindeki arzuyla, kendine ve dünyaya sunmak istediklerini takip etmekle hizalanmadıkça tatminsiz bir hayat içinde bir sonraki anı kovalarsın.”

Deniz Bağan, 08.08.2023, Instagram

Zihnimi değiştirmek odaklanmayı, farkındalığı ve hüküm vermeden dikkatimi sadece yapmak istediğime vermeyi yani zihni temizlemeyi gerektirir. Nefesin tınısı ile uyum sağlayarak, yapılanın en minik noktasına dikkati vererek, onu hissederek deneyimlemeyi getirir.

Yoga sadece iskelet ve kas sistemimizi değil, sinir sistemini de etkileyen bedensel bir etkinliktir. Yapılan hareket, aynı zamanda beynimizde ve bedenin bütün parçalarında dinlenir ve duyulan, bedenin tümü ile uygulanır.

Aslında dışarıyı dinleyerek hareket eden ve dış gözün bizi daha iyi gördüğüne inanan varlıklarız. Bu inanç ile daha çok bize söylenenlere dikkatimizi verir, bu sözlere göre hareket etmeyi tercih ederiz. Kendi görüşümüzü ve yüreğimizdeki bilgiyi pek de duymaya yeltenmeyiz. Ne güven ne de bir güvence bulabiliriz, sadece bizim olan dünyada.

Birkaç gündür kalbimin sesini duymak için bedenimle konuşuyorum ve ona sorular sorarak neyi nasıl yapmanın beni istediğim hareketin içinde, daha güvende ve dengede tutacağını anlamaya çalışıyorum. Yumuşaklığıma kavuşturuyor beni bu duyuşlarım, zorlandığım hallerimden çıkarıp, gerilmeden hareketin içinde kalmaya sevk ediyor.

Soruyorum başkalarına, nasıl yapmalıyım, nelere dikkat etmeliyim? Okuyorum, izliyorum videoları. Her bir bilgiyi içime alıp sonra da bakıyorum hangisi bana uyuyor. Bana uymayanlara cevap ise yorgunluk, bazen enerji kaybı, bazen öfke ve bazen de “Olmuyor işte” lafı ile gelen hüzün oluyor. Oysaki güvenerek benden gelen cevaba göre hareket ettiğimde huşu, yumuşaklık, coşku kaplıyor yüreğimi.

Siz de kendinizle konuşur musunuz, sorar mısınız kendinize bazı soruları? Güvenir misiniz gelen cevaplara yoksa onları tek yönlü bulup başkalarının sözlerini daha çok mu dikkate alırsınız? Ne oluyor onların düşündüğü gibi hareket ettiğinizde, bir bakın bakalım.  

Namaste!